Ramazan’da Vücudumuzda Neler Değişiyor?

Ramazan’da midenin uzun süre boş kalmasıyla dikkat dağınızlığı, konsantrasyon bozukluğu, verimsizlik, idrak kabiliyetinde azalma gibi sorunlar görülebilir. Özellikle iftar saatlerinin yaklaşmasıyla halsizlik, baş ağrısı, uyku hali gibi durumlar sıkça görülür. Bunun başlıca nedeni vücudun ihtiyacı olan suyu alamamasıdır. Yaşanan bu fiziksel ve ruhsal bozulmalardan sonra vücudun yaşadığı ortalama 15 saatlik bir açlığın ardından iftarda fazla miktarda yiyecek tüketilmesi mide veya bağırsak problemlerine neden olabilir. Peki hem açlık hem sıcaklarla mücadele ettiğimiz Ramazan ayında hem iftar hem sahur öğünlerinde yediklerimiz büyük önem taşıyor. Oruç tutmanın beslenme açısından dikkat edilmesi gereken en önemli kısmı vücudun uzun süre aç kalması nedeniyle metabolizmada yaptığı değişikliklerdir. Bu nedenle, sahura kalkmak ramazanda sağlık açısından çok önemlidir. Bazen uyku ile mücadele ettiğimiz için sahura kalkmak çok zor olabiliryor. Sahura kalkılmadığı durumda vücut çok uzun saatler boyunca aç kalır ve bir şeyler yeme süresi birkaç saat ile sınırlı hale gelir. Bu sınırlı zamanda yenilen besinlerin çeşidine ve miktarına dikkat etmek vücudumuzda oluşabilecek negatif etkileri aza indirmek adına oldukça önemlidir. Besin miktarını ramazan öncesi günlük rutininizde olduğu menü miktarı kadar tutmanız ve besinlerin içeriğinde bulunan yağ, karbonhidrat, protein, vitamin, mineral miktarlarına dikkat etmeniz halinde  Ramazan ayını daha dinç ve daha sağlıklı geçirmek mümkün olacaktır. Kısacası Ramazan ayı boyunca beslenme programınızı  metabolizma hızının düşeceği ve hareket kabiliyetinin de azalacığını göz önünde bulundurarak yapmanız gerekmektedir.

İftarda nasıl beslenmek gerekir?

İftar zamanı uzun süren açlığın sonrasında yaşanan enerji yoğunluğu fazla olan besinlere yönelmek en sık yapılan hatadır. Bunun yerine orucunuzu kuru hurma, kuru kayısı gibi kuru meyvelerle açarak başlamanız daha hafif bir başlangıç olacak ve iftardan sonraki olası halsizliğinizin de önüne geçecektir.  10-15 dakika sonrasında kuru fasulye, nohut, yoğurt gibi geçişler yapabilirsiniz. İftarda tüketeceğiniz çorbaölar da sıvı ihtiyacınızı karşılarken mide doygunluğunuzu da arttırır. Orucunuzu açtıktan yarım saat kadar sonra ana yemeğe geçerek, iftarda içtiğiniz çorbanın ardından bir miktar etli sebze yemeği veya ızgara et, zeytinyağlı sebze yemeği ile beraber yoğurt veya ayranı tercih edebilirsiniz. Taze sıkılmış meyve suları, az şekerli veya şekersiz meyve kompostoları, maden suyu, kavun karpuz gibi sulu meyveler tüketilerek sıvı ihtiyacınızı karşılamaya devam edebilirsiniz.  Uzun süre aç kalmanız, beraberinde kabızlık sorunununda artmasına da sebep olabilir. Bu nedenle Ramazan ayında bol lifli ve posalı yiyeceklerin ağırlıklı tercih edilmesinde fayda vardır. Meyvelerden karpuz sıcak yaz aylarına denk gelen Ramazan aylarında bol su içeren bir meyve olduğu için su ihtiyacınızın karşılanmasında iyi bir seçenektir. 

Kan şekerini düzenleyen, metabolizmayı hızlandıran tarçın mucize baharatlar arasındadır. Ramazan ayı süresince tarçını bol miktarda kullanmak aç kaldığımız süre boyunca tokluk süremizi uzatacaktır.  Ekmek tüketmek isterseniz kepekli ya da tam tahıllı ekmekleri tercih edebilirsiniz. Pirinç pilavı yerine bulgur pilavı veya kuru baklagillerin tercih edilmesi, sebze ve meyve tüketimine ağırlık verilmesi bu dönemde yaşanabilecek kabızlık sorununu önlemeye yardımcı olacaktır. 

Tatlı tüketiminizi haftada 2-3 defa ile sınırlayın. Tatlılar yerine kuru meyveler veya meyveli hafif tatlıları tercih edin. Baharatlı besinleri tüketmekten kaçının. Baharatlı besinler mide salgılarını uyarır ve oruç sırasında rahatsızlık hissedilmesine neden olabilir. Sınırlı miktarda tatlı tüketebilirsiniz. Bunların dışında son olarak eğer mümkünse iftardan sonra 15 dakika dahi olsa yürüyüş yapmanız Ramazan Ayı’nı daha rahat geçirmenize yardımcı olur.